KAGAWA'DA 'KALİTE KALLAVİ'

Bir futbolcunun; yeni geldiği yabancı bir ülkenin takımında oyuna girer girmez daha 19. saniyede ayağına ilk gelen topu ağlara göndermesi, 3 dakika sonra kullandığı serbest vuruştan 2. gölünü kaydetmesi ender…

Yerel Gerçek

Süper Lig'de rota yeniden oluşturuldu. Beşiktaş bu akşam oynadığı futbolla şampiyonluk şansını yitirmediğini, en azından 2. olup seneye Şampiyonlar Ligi'ne katılabileceğini ispatladı.
Beşiktaş, Antalya'da oynadığı maçta Antalyaspor'u  '6-2' yendi. Ancak bu skor sizi yanıltmasın. İlk yarı sahada posizyon bulmakta zorlanan bir Beşiktaş vardı. Gökhan Gönül art arda bir kaç top kaybı yaptıktan sonra Lens'in verdiği ara pasta topu kaleciden kurtarıp, kalecinin de hatası ile penaltı almasını bildi. Bu bir tecrübe ürünüydü. Penaltıyla gelen gol Beşiktaş'a güven verdi.
Quaresma ve Babelli kadroda üvey evlat konumunda olan Lens, artık oyunu sahiplenerek oynuyor. Beşiktaş'ın en zorlandığı anlarda, düşe kalka atağa takımı kontratağa çıkartan Lens, atılan golde ve takımının yeniden rahatlamasında önemli bir pay sahibi oldu.
Tekrarlanan penaltıdan attığı golle maçı boş geçmeyen Ljajiç, oyunda kaldığı 80 dakika boyunca takımın lideri konumundaydı. 
Caner çabaladı durdu ama fayda sağlayabildiği pek söylenemez. Her korner vuruşuna koşup orta yapmak istemesi de bencilliğini ispatlıyordu.
 Atiba gerek attığı gol ve gerekse oyun içindeki mücadelesi ile tam bir profesyonellik örneği verdi. 
Güven Yalçın ve özellikle Larin için Beşiktaş forması biraz ağır geldi. Hele Larin için Süper Lig futbolcu demek bile yakışmıyor. Burak Yılmaz'ın yokluğunda Beşiktaş'ın santraforsuz oynaması en mantıklısı olacak. 
Dorukhan olumlu futbolunu sürekli ilerletiyor. Attığı gollerle de formasını hak ediyor. Oğuzhan'ın formayı tekrar kapması iyice zorlaştı.
İlk yarıyı '3-0' önde kapatan Beşiktaş, 2. yarıda Antalyaspor'un yaptığı oyuncu değişiklikleri ile 20 dakika civarı baskı altında kaldı. Bu sürede bir de gol bulan Antalya iyice oyuna sarıldı. 
Şenol Güneş'in oyuncu değişikliklerini anlamak güçtü. Mücadelesi üst düzeyde olan Caner'in yerine Larin'i almasını anlayamadık.
 Takımın güç kaybetmesi ile oyuna Medel'i almak zorunda kaldı. Ljajiç için gecenin lideri, oyunu kopartan adam diye düşünürken Şenol Hoca bu kez Ljajiç'i oyun dışına aldı. Evet; oyuna Beşiktaş'ın süper starı olmaya aday Kagawa girdi. Ancak çıkan oyuncu sarı kartı cebinde olan Lens olmalıydı. Üstelik Kagawa'nın oyuna girdiği dakika 80 değil en geç 60. dakika olmalıydı. 
Kagawa'da 'kalite kallavi'
Kagawa için ayrı bir paragraf açmamız lazım. Bir futbolcunun; yeni geldiği yabancı bir ülkenin takımında oyuna girer girmez daha 19. saniyede ayağına ilk gelen topu ağlara göndermesi, 3 dakika sonra kullandığı serbest vuruştan 2. gölünü kaydetmesi ender rastlanabilecek bir durum. Beşiktaş'a son yıllarda gelen en kaliteli futbolcu olduğunu oynadığı 13 dakikalık sürede ispatladı. Gomez, Talisca gibi skorer oyuncular gelmişti Beşiktaş'a ama Kagawa bambaşka. Ljajiç, Burak ve Lens ile birlikte Beşiktaş'ı büyük hedeflere götürebilecek bir futbolcu. Şimdilik 6 aylık anlaşma yapılabilinen Kagawa ile en kısa sürede yeni ve uzun vadeli bir sözleşme yapmanın yolları aranmalı.
Başakşehir aldı başını gidiyor. Kadrosu da güçlendi. 4 Büyüklerin dışında Bursaspor Ertuğrul Sağlam ile sürpriz yaparak şampiyonluk ipini göğüslemişti. Ancak Başakşehir her sene Abdullah Avcı yönetiminde üstüne kata kata geldi ve şu an şampiyonluğun en büyük adayı. Galatasaray ile Beşiktaş ikincilik mücadelesi yapacak gibi görünüyor. 

 

Makale: Selahattin BÖLÜKBAŞI